Bu tarihleri görür görmez zihninizde ilk olarak hangi çağrışımların oluştuğunu bilemiyorum. Ama bu hafta içinde birbiri ardına gelen bu iki gün Edirne ve Edirneliler için son derece anlamlı günlerdir. İlki Öğretmenler Günü.. 24 Kasım günü.. Bilindiği gibi 24 Kasım 1928 tarihi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk‘ün Millet Mekteplerinin başöğretmenliğini kabul ettiği gündür. O nedenle de o günden bu yana ülkemizde her yıl “24 Kasım günü” Öğretmenler Günü olarak kutlanır. Bu toplumun kültüründe, geleneklerine can veren bir inanç etkisi her zaman olmuştur. O nedenle de bizim insanımız Hz. Ali’nin “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum” sözünü baş tacı etmiş, eğitimini aldığı insanlara her zaman minnettarlık duymuştur.
Yine bizim inanç sistemimizde “öğretmenlik”, insanları eğitmek ve aydınlatmak noktasında peygamberlik mesleği olarak nitelendirilmiş ve son derece saygın meslekler arasında kabul edilmiştir. Tıpkı askerlik mesleği gibi. Dolayısıyla görevi topluma yararlı insanlar yetiştirmek olan öğretmenin emeklerinin karşılığı hiçbir şekilde ödenemez. Öğretmen, öğrencisinin gözünde anne baba kadar kutsaldır, mübarektir, saygındır. Bu devletin ve bu milletin bana verdiği bu kutlu görevi, öğretmenlik mesleğini 43 yıl boyunca yakasında onurla, gururla taşıyan bir emekli öğretmen olarak ben de halen hayatta olduğunu bildiğim ilkokul öğretmenim Özcan Ozan Hanımefendi’nin şahsında tüm öğretmen arkadaşlarımın, kardeşlerimin, dostlarımın bu mutlu gününü kutluyorum. Aramızdan ayrılan hocalarımıza, öğretmenlerimize de Allah’dan rahmet diliyorum.
***
Biz Edirneliler için 25 Kasım tarihi de derin anlamlar taşır. Çok şükür ki 25 Kasım tarihi de tıpkı 24 Kasım Öğretmenler günü gibi hep mutlulukla, sevinçle hatırlayacağımız günler arasındadır. Çünkü 25 Kasım Edirne’nin düşman işgalinden kurtuluş günüdür. O günlerin arefesinde neler olup bittiğini, kurtuluşun nasıl ve kimler tarafından gerçekleştirildiğini hatırlamakta fayda var sanırım.
Esasen “Edirne’nin Kurtuluşu”, bize iki farklı tarihi olayı işaret eder: Bunlardan birincisi Osmanlı Ordularının I. Balkan Savaşı’nda Sırp ve Bulgarlara karşı kaybettiği Edirne Muharebesi ile Osmanlı idaresinden çıkan ve ardından Londra Konferansı ile Bulgaristan Krallığı’na bırakılan şehrin, II. Balkan Savaşı’nın ardından Ahmet İzzet Paşa komutasındaki Osmanlı Ordusu tarafından 21 Temmuz 1913 günü tekrar geri alınması yani kurtuluşu olayıdır.
İkinci tarihi olay ise; I. Dünya Savaşı sırasında Mondros Mütarekesi sonrasında, Bulgar işgalinden kurtuluşunun üzerinden 7 yıl geçmesinin ardından bu kez de Yunan kuvvetlerince 25 Temmuz 1920’de işgal edilen Edirne’nin, Mudanya Ateşkesi gereğince 25 Kasım 1922 tarihinde TBMM kuvvetlerince teslim alınması hadisesidir. Bugün Edirnelilerin kutlamakta oldukları “Edirne’nin Kurtuluşu” yani bağımsızlık günü işte bu 25 Kasım tarihidir.
Efendim, 24 Kasım’ın tüm öğretmenlerimize, 25 Kasım’ın da tüm Edirneli hemşehrilerimize hayırlı olmasını gönülden temenni ediyorum.
Esen kalın..
YORUMLAR