Tüm Kalkınma ve Girişimci İş İnsanları Derneği (TÜMKİAD) Edirne İl Başkanı Oğuz Kurum, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Siyasi iklimin hem genel siyasette hem de bölge siyasetindeki gelişimi ve etkileri, Gazze’de yaşanan zulmün ve vahşetin ülkemize olan yansımaları, yerel seçimler öncesi aday adaylığı süreçleri, Edirne ilinin ülke genelinden genel görünümü ve iş dünyasının beklentileri ile ilgili konularda çarpıcı açıklamalarda bulunan TÜMKİAD İl Başkanı Oğuz Kurum, şunları kaydetti:
“GAZZE’DE YAŞANANLARI KINAMAKTAN ÖTEYE GİDEMİYORUZ”
TÜMKİAD İl Başkanı Oğuz Kurum, “Çok yakın bir coğrafyamızda da bir yanda savaş devam ediyor. Hiç arzu etmesek de bir 3. Dünya Savaşı görmezden gelinemez durumda. Ekonomik olarak güçlüyseniz, güçlü bir ordunuz varsa savaştan korkmazsınız. Ama insanlara baktığınız zaman şu anda herkeste bir tedirginlik hakim. Herkes ‘Aman savaş çıkmasın, borcum var, harcım var, ben ne yaparım’ deme noktasına gelmiş durumda. Çünkü Gazze’de yaşanan zulme karşı yaptırım noktasında hiçbir tepki koyamıyoruz, sadece kınıyoruz. Üzüldüğümüzü ifade ediyoruz. Bizimde savunma sanayi olsun güçlü ekonomi olsun bir an önce önlem ve tedbirleri alıp güçlü bir yapı ile ciddi bir irade ortaya koymamız gerekiyor. Yaşamını yitiren binlerce çocuk, kadın Müslüman kardeşimiz var. Bu vahşete de artık bir ‘Dur’ denilmesi gerektiğini düşünüyorum. Onların da bizden başka gidebileceği bir limanları yok. Türkiye bütün ümmetin tartışmasız bir limanıdır” dedi.
“EDİRNE’NİN ŞEFFAF VE DOĞRU BİR İMAR PLANINA İHTİYACI VAR”
Kurum, “Edirne’nin sanayi anlamında özellikle gelişememesinin sebebi bulunduğu konumdur. Bugün sınır şehirlerine dönüp baktığınız zaman Kars gibi Iğdır, Ardahan gibi bu coğrafyaya baktığınız zaman durum ortadadır. Edirne şehrimiz çok kıymetli bir şehirdir. Bunu laf olsun diye söylememek lazım. ‘İşte 90 yıl Osmanlıya başkentlik yaptı!’ bunlar artık klasikleşti. Her siyasetçinin her seçimde çıkıp da ‘Edirne Osmanlıya başkentlik yaptı’. Evet yaptı. Aksini söyleyen yok zaten. Peki Cumhuriyet tarihinde dönüp baktığımız zaman gerek yerel yönetimlerde gerekse de genel yönetimlerde bu şehre neler katıldı. Buna bakmamız lazım. 2023 yılı itibariyle şehrin en önemli sorunlarından birisi imar durumları. Revizyon tarihi artık 2023 itibariyle dolmuş. ‘Yenile beni’ diyor. Bunun doğru bir şekilde, eski de yaşanan kötü örnekleri gibi değil ‘Babamın, amcamın bağından geçireyim yolu’ mantığıyla değil de şeffaf, hesap verilebilir, bilimsel ve çağdaş yöntemlerle disiplinli, kullanılabilir ve insanların nefes alabileceği alanları da içine dahil edilmek suretiyle bir şehir planı yapılması gerekiyor. İmar anlamında. Diğer bir yandan mevcut durum itibariyle insanlar sürekli belediyenin kapısını aşındırarak, ‘Benim niye burası 6 kat’, ‘Başkasının ki 10 kat’ vs. gibi durumlar ya da konut yapmak istiyor yeri tarlası arsası ticari ya da uygun değil, bunların bir an önce düzeltilmesi gerekiyor. Şeffaf ve doğru bir imar planına bu şehrin ihtiyacı var demeyim, bu durum zaruri ve kaçınılmaz durumda. Dönüp baktığınızda artık sanayi alanlarının bir an önce belirlenip buraya gelecek yatırımcıya gösterilmesi gerekiyor. Bizim sanayi alanımız yok gibi bir söylemle yol yürümek mümkün değil. Bugün şehrin merkezinde Küçük Sanayi sitesi şehrin göbeğinde kalmış durumda. Bursa gibi Kocaeli gibi şehirlere baktığınız zaman sanayi şehrin dışında bizde ise şehrin göbeğinde bunun bir kere kaldırılması lazım. Sebze meyve hali ona keza. Pazaryerleri yine aynı şekilde, açıkçası pek bir şey de diyemiyoruz. Çünkü bizim bir oyumuz var. Ve gidip onu kullanıyoruz. Türkiye Yüzyılı diyoruz. Tüm siyasi partilerin ortak söylemi olan Yeni Türkiye yüzyılında, ülkemize ve başta şehrimize olmak üzere yakışacak projelerin hayata geçmesini istiyoruz” dedi.
“BABAMIN PARTİSİ, DAYIMIN PARTİSİ DÖNEMİ ARTIK BİTTİ!”
Kurum, “Edirne’de belirli bir kesimde halen ‘Babamın partisi, dayımın partisi’ zihniyetinden gelip oy kullanan bir zihniyet var. Cumhuriyet Halk Partisi’nde özellikle, herkes istediği siyasi partiye oy verebilir bizim buna bir şey söylediğimiz yok. Ancak belediye başkanı özelinde baktığımız zaman bence belediye başkanı seçildiği gün mazbatasını aldığı gün partisinin şemsiyesi altından çıkması gerekiyor. Çünkü şehrin belediye başkanı oluyor. Belediyenin kaynaklarını, bütçesini şehre doğru bir şekilde nasıl kullanırız, bunun hesabını yapması lazım. Bunun muhasebesini yapması gerekiyor. Cumhuriyet Halk Partisi Edirne’de çok güzel işler ortaya çıkarmıyor olabilir ama dönüp baktığımız zaman Eskişehir’de de CHP çok güzel işler başarabiliyor. Demek ki bu işlerin partiyle pek de alakası yok. Tamamen kaynakların doğru kullanması ile ilgili olduğunu düşünüyorum. Bizim burada örneğin yol yapıyoruz, sonra yolu bir daha yıkıyoruz, asfalt atıyoruz asfaltı bir daha kazıyoruz. Kanalizasyon geçiriyoruz, yolu bir kez daha bozup tekrar yapıyoruz. Tabi bu örneklerin sadece son dönemle bir alakası yok, geçmişten gelen bir durum bu. Bir yandan yol yapılıyor, bir yandan kanal yapılıyor. İkisi bir arada yürütülmeye çalışıldığı zaman da sonuç kaçınılmaz oluyor” dedi.
“MİLLETİN NEZDİNDE KARŞILIĞI OLANLAR BU MAKAMLARA ARTIK
GELMELİDİR”
Kurum, “Belediye başkanlığı seçiminde vatandaşın ilk sorusu genelde ‘Adaylar kim?’, partiyi ikinci plana bırakıyor seçmen. Mevcut belediye başkanımız Sayın Recep Gürkan, 10 yıldır görevde ikinci dönemi, yine Ak Parti İl Başkanı Sayın Belgin İba hanımefendi 4 yıldır il başkanlığı görevini ifa ediyor ve kamuoyunda aday olacağı yönünde bir beklenti var. Henüz kendisi aday adayı olmadı. Diğer partilere baktığınızda da ‘Bu yarışta bizde varız’ söylemlerini duyuyoruz. Bizim burada beklentimiz, bu şehre hizmet edecek olan kişilerin partilerin genel merkezleri tarafından tespit edilmesi ve milletin önüne getirilmesi aksi takdirde ‘Benim adayım bu buna oy vereceksin’ söylemi vuku bulur ise Edirne halkı bu şekilde bir dayatmaya oy vermez diye düşüyorum. Bölge insanımız ithal ya da dayatma aday istemiyor” dedi.
“SEÇMEN SANDIĞA GİTTİĞİNDE PARTİNİN ADAYINA DEĞİL, KENDİ ADAYINA OY VERMEK İSTİYOR”
Kurum, “İstedikleri şu, buradan olsun, bizden olsun, burası küçük şehir, bir büyük şehir değil. Parti oyunun pek fazla bir hükmü yok. Seçmen sandığa gittiğinde partinin adayına değil, kendi adayına oy vermek istiyor. En iyi partinin burada oyu yüzde 20. Seçmen adaya bakıyor, adaya göre oy veriyor. Partilerin doğru adayları seçeceği kanaatindeyim. İnsanların da hem siyasi düşüncesi hem de aday bazında bir karar vereceğini düşünüyorum. Tüm adaylara şimdiden başarılar diliyoruz. Güzel şehrimiz için kim hayırlı olacaksa onun olmasını temenni ediyoruz. Çıktıkları yolda başarılar diliyoruz. Bizim tek beklentimiz, çıktıkları bu yolda millete hizmet aşkı ile çalışmaları. Artık bu saatten sonra Edirne’nin gerçekten kaybedecek hiç zamanı yok. Edirne’de artık alt yapı, üst yapı sorunlarının konuşulmadığı metro, tramway gibi çağdaş projelerin konuşulduğu ve hayata geçtiği bir şehir olması gerekiyor. Birçok il zaten artık bu seviyelere geçti. Umarız ki dileriz ki otel sorunu, otopark sorunu, tuvalet sorunu konuşulmasın. Bunlar artık 20 yıl öncesinin siyasetiydi. Günümüz siyasetinden artık belediyelerin ücretsiz internet alanları, keyifli yeşil alanları, kültür ve yaşam merkezleri konuşuluyor. Kapalı duraklar, ulaşımda bekleme sürelerinin azaltılması gibi birçok çağdaş proje diğer illerde hayata geçirildi, geçiriliyor. Bizlerde oy veriyoruz, vergilerimizi veriyoruz ve karşılığında istediğimiz tek şey hizmet almak istiyoruz. Hizmeti yapacak adayların getirilmesini istiyoruz. Dayatma aday istemiyoruz. Tabi ki de siyasi partilerin kendi kararlarına saygımız var ama milletin nezdinde karşılığı olanlar bu makamlara artık gelmelidir” dedi.